YELKEN KUMAŞLARI
Gezi amaçlı üretilen yelkenlerin çoğu günümüzde dakrondan yapılmaktadır. Polyester kaynaklı olan dakron sentetik bir kumaş olup, güneşin ve tuzun yarattığı yıpranmaya nispeten dayanıklıdır. Buna rağmen yelkenlerin uzun ömürlü ve randımanlı kullanımı için bu tarz dış etmenlerden korunmasına dikkat edilmeli, her seferden dönüşte temizlenerek, katlanmalıdır. Kullanımdan sonra üzerlerinin güneşe dayanıklı ancak hava alan sunbrellaörtülerle sarılması veya roller yelkenlerdeki UV bantları sayesinde güneş ışığının zararlı etkilerinden korunması yelkenin ömrünü uzatır.
Kevlar, mylar gibi daha dayanıklı ve esneme oranı daha düşük, daha pahalı malzemeler ise genellikle yarış yelkenlerinde tercih edilir, gezi teknelerinde kullanımı enderdir. Sert ve zor katlanan formları vardır, güneş ışınından çabuk etkilenir, bakımları zordur. Güce maruz kaldığında dakrona oranla daha az esner. Bu sebeple yarışlarda olduğu gibi küçük farkların önemli sonuçlar doğurduğu ortamlarda vazgeçilmezdir.
Spinnaker veya balon yelkenler daha hafif kumaşlardan imal edilmiş yelkenlerdir. Ana yelken ve genova gibi diğer rutin yelkenlerden farklı olarak dakrondan üretilmez. Çok daha hafif ve esnek bir kumaş olan naylon tercih edilir.
Hafif hava ve sert hava balonlarının metrekaredeki ağırlığı ve buna bağlı olarak dayanıklıkları farklıdır.
Benzer şekilde şiddeetli rüzgar ve fırtına için üretilmiş, fırtına yelkenleri, birim alana düşen çok daha fazla oranda kumaş miktarı ve güçlendirilmiş köşe ve yakalarıyla bu tür sert hava ve deniz şartları için idealdir.Bunlar normal yelkenden çok daha küçük bir alana sahiptirler.
Yelkenin kenarlarına ve köşelerine yaka denir, orsa yakası direğe ya da baş ıstralyaya sabit olan ön kenarı, güngörmez yakası ise serbest olan arka kenara verilen isimdir. Alt yaka ya da gradin yakası, yelkenin yatay yöndeki alt kenarı olup floklarda serbest, ana yelkende ise bumbaya sabitlenmiştir. Yelkenin ön alt ucu sabit olupkarula yakası olarak adlandırılır. Ana yelkende bumbanın direkle birleştiği ucu; floklarda ise baş ıstralyanın güverte ile birleştiği ucu karula yakasıdır. Iskota yakası yelkenin ıskotasının bağlandığı köşedir, ana yelkende bumbanın en gerideki ucu, floklarda ise alt yaka ile güngörmezin birleştiği köşedir. Mandar yakası yelkenin yukarı basılmasını sağlayan mandar ipinin bağlandığı ve orsa ile güngörmezin yakalarının birleştiği köşedir.
Ana yelkenin güngörmez yakası ise belirli bir kavis ile kesilmiştir ve yelkene dikilmiş dar uzun ceplere sokulmuş cetvel adını alan çıtalarla şeklini korur. Üzerlerinde bulunan tüyler rüzgar ayarında başka bir deyişle trim için kullanılır. Cetveller veya balenler yelkenin sadece serbest dış kenarı boyunca (güngörmez yakası) sıralanabileceği gibi, boylu boyunca en arkadan en öne kadar da uzanabilirler. Bu ikinci grup cetvel sistemine full batten denmektedir. Yelkenlerin köşelerinde sabitlenmelerine yarayan metal yuvarlaklara matafyon denir. Ana yelken üzerinde bumbaya paralel olarak sıralanmış matafyonlar ve ipler camadandenilen yelken küçültme manevrası sırasında kullanılır.
Ana direkte roller sistem kullanılan donanımlarda, batenler standartta olduğu gibi yer düzlemine paralel değil, direk içerisine girip rahatlıkla sarılabilmeleri için direğe paralel olarak yerleştirilmiştir.
Yelken kesit olarak dümdüz değildir, daha çok bir uçak kanadı formundadır.
İleri doğru yaptığı harekette, aynı uçak kanadında oluştuğu gibi bir negatif basınç ortaya çıkar. Yelkenli teknenin ilerlemesi buna bağlıdır. Sloop arma gibi iki yelkeni olan teknelerde ön ile arka yelken arasında oluşan hava koridoru ve negatif basınç ilerlemeyi tek bir yelkene göre daha fazla arttırır.
Yelkenlerin Bakımı ve Saklanması
yelkelkeni donanım üzerinde bağlı olduğu yerden çıkartıp, saklamak için uygun şekilde katlamayı da bilmek gerekir. Özellikle büyük teknelerde çok geniş bir yüzeye sahip Yeni katlamak, esasen en küçük bir yelkenlideki teknikten hiç farklı değildir.
Yelken tercihen iki kişi ile katlanır. Kumaşı aşındırmayacak veya boyamayacak uygun genişlikte bir yüzeye yayarak toplamak ve katlamak en uygunudur.
Alt yakasından, dikişlerine paralel olarak oluşturulan katlar ile karşılıklı olarak hareket etmek suretiyle yelken katlanır.
Yukarı doğru çıktıkça yelkenin üçgen şeklinden dolayı daralacağı düşünülürse, katların düzgün olabilmesi için tek bir kenarda toplanması uygun olur.
Bazen yer darlığı sebebiyle ister teknede güverte üzerine isterse de pontona yelkeni indirirken katlamak da mümkündür.
Kış başında güzelce yıkanıp kuruması beklendikten sonra yerinden çıkartılan yelkenler, tercihen rutubetli olmayan bir ortamda saklanırlar.
Roller anayelken donanımlarının, yelken çıktıktan sonra direğin iç yüzeyine çarparak çok ses çıkartacağı unutulmamalı. Bunun için önlem alınmalıdır.
Yelken Dikişi ve Tamiri
Yelkenlerin tamirleri, eğer ufak tefek sökükler söz konusu değilse, mutlaka bir profesyonel tarafından yapılmalıdır. Dikiş için zigzag dikiş tekniği ile özel dikiş makineleri tercih edilir. Eğer küçük bir alan söz konusuysa, dikiş uzun sürmekle beraber elde de yapılabilir. Belli bir yaşın üstündeki yelkenlerde, uygun teknik kullanılmadan yapılan kötü tamirler, yelkenin ömrünü çok hızla kaybetmesine sebep olacaktır.
Küçük alanlarda bir diğer teknik çift taraflı bantlar kullanılmasıdır. Bu iş için özel olarak üretilen bantlar, uygun şekilde yapıştırıldıktan sonra dikiş ile güçlendirilebilirler. Dikkat edilmesi gereken husus, yelken kumaşının gerektiğinden fazla kalınlaşmamasıdır. Bu durumda kırıklar oluşturan yeni yama, hemen yanından hesapta olmayan bir yırtığa sebep olabilir.
Yelken kumaşını en hızla tahrip eden unsur güneş ışınıdır. Marinada ya da limanda beklerken uzun süre açıkta kalan, yeteri kadar örtülmemiş genova veya anayelkenlerin kumaşları kısa sürede özelliklerini ve dayanıklıklarını kaybederler.
Her tramolada çarmıklara ve direğe sürtünerek aşınan genova güngörmez yakası tarafından eskir. Bu sebeple birçok yeni tarz yelkenlide, genovalar floğa yakın %110 veya 120 gibi küçük olarak imal edilmektedir. Self tacking genova sistemlerinde bunun tamamen önüne geçilmiştir