İskandil nedir?
Sıvıların derinliğini anlamak için kullanılan aletlere verilen ad. Esas itibariyle uygun bir tarzda işaretlenmiş bir savlo (ip) ve ucuna bağlanmış bir kurşun ağırlıktan ibarettiriskandil
İki bin yıldan fazla bir zamandan beri gemilerin emniyetini sağlamak üzere kullanılan alışıla gelen iskandiller günümüz gemilerinde de vardır. Bu iskandiller filika iskandili, el iskandili ve derin su iskandili olmak üzere üç çeşittir. Filika iskandili sığ sularda küçük teknelerde kullanılır. Şavlo (ip) uzunluğu 10 kulaç (18.3 m), ağırlığı 3 kg’dır. El iskandili her tip gemide limanlara girilirken kullanılır. Savlo (ip) uzunluğu 25 kulaç (46.25 m), kurşun ağırlığı 4.5-6.5 kg’dır. Derin su iskandili ise iskandil makinası bulunmadan önce ve sonra da iskandil makinası arızalı olan gemilerde kullanılır. Savlo uzunluğu 100
kulaç (183 m), ağırlığı 13-13.5 kg’dır.
Derin suların daha hassas iskandilini yapabilmek üzere, 19. yüzyılda Masis ve Wolker pervaneli iskandiller, makinalı ve yelkenli gemilerde uzun süre kullanılmıştır. Bu iskandiller üzerinde bulunan pervanenin, ağırlık dibe giderken suyun basıncı ile dönmesi neticesinde pervaneye bağlı dişlilerin bir göstergeyi harekete geçirmek ve bir kadran üzerinde derinliği okumak prensibi ile çalışır.
Makinalı iskandil: En yaygın olanları Thomson, kelvin ve Lucas iskandili makinalarıdır. Dünya harp ve ticaret gemilerinde seyir halindeyken, basit iskandillerle ölçülmeyecek kadar derin yerleri ölçmek amacıyla kullanıldı. Bu iskandiller, ekseni etrafında bir çıkrık vasıtasıyla dönen ve üzerinde esnek çelik telden yapılmış 300 kulaç (549 m) boyunda iskandil halatından meydana gelmiştir. Ayrıca içerisine su girebilen bir silindir ve silindirin içerisine de deniz suyuna temas edince renk değiştiren kimyasal bir madde ile sıvanmış üst ucu kapalı bir cam tüp bulunurdu. Ulaşılan derinlik, cam tüpün rengi değişen kısmı ölçülerek hesaplanırdı.
Bilhassa 1940’lardan sonra devletlerin deniz kuvvetlerinde deniz altı gemilerinin artması ve harplerde etkili bir silah olması sonucunda, deniz diplerini daha iyi incelemek için daha teknik ve hassas iskandillerin yapılması ihtiyacı duyuldu. Günümüze kadar gelen ve esas itibarı ile ses yansıması prensibine göre çalışan iskandiller geliştirildi. Bu iskandiller, elektrikle çalışıp, geminin karinasına takılan verici tarafından yüksek titreşimde elektrik dalgaları yayar. Bu dalgalar deniz dibine çarptıktan sonra geri yansır. Yansıyan dalgalar kaydedilerek, derinklik hesaplanır. Cihaz bu derinliği sayısal olarak veya bir kağıt üzerine derinliğin değişimini çizerek gösterir.
Su içerisinde yayılan dalgaların sürati; sıcaklık, tuzluluk ve basınçla değişir. Fakat gemicilikte derinlik belirlenmesinde ortalama değer 4800 kadem olarak kullanılması yeter derecede sıhhat temin eder. Bu, saniyede 800 kulaca (1464 m) eşdeğer olup, geçen bir saniyede 400 kulaç (73.2 m) derinlik gösterir. İskandil aletlerinden bazıları günümüzde deniz diplerinin yapısını incelemekte de kullanılmaktadır. Deniz diplerini tarayan bu iskandiller, mineraloji araştırmaları için analiz yapmayı sağlar. Bu aletler aynı zamanda biyolojide, denizdibi hayvanlarının ve bitkilerinin incelenmesi için de kullanılır. Deniz dibinden alınan maddeleri inceleyerek hem balıkların yerini, miktarını, cinsini hem de bitkilerin hacmini tespit etmektedir. Böyle işlerde bilhassa yankılı iskandiller çok büyük başarı sağlamıştır.